Aynen öyle sevgili Arkadasim..
|
|
Sn. Salacaklı sizin yazınızla sn. Tifosiferre'nin yazıları arasında bir ilişki gözlemliyorum...
Ne dersiniz sevgili dostum?
Aynen öyle sevgili Arkadasim..
2004'de yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerini ilkinde olduğu gibi yine sandıkta yapılan sahtekarlıkla tekrar Cumhuriyetçiler, yani ABD Başkanı Bush kazanır. Evangalist-Yahudi-Şeytan ortaklığı, dünyayı kana buladıkları birinci dönemin ardından ikinci kanlı dönem paketini açma fırsatı yakalar. Bu arada plan gereği, İsrail'in Suriye ve Lübnan'ı işgal projesi, yapılan provakasyonlar ve yalan haberlerle 'legal' hale getirilmiştir. Suriye ve Lübnan,' terörist ülkedir'; Hizbullah, İslami Cihat ve HAMAS gibi örgütleri desteklediği için işgal edilme fetvası ABD Kongresinden çıkar ve Başkan Bush'a savaş açma yetkisi verilir. Zaten bu sırada İsrail savaş açmıştır ve işgal tamamlanmıştır. Geriye İsrail'in açtığı pislikleri temizleme kalmıştır. ABD'nin dolarları İsrail'in korunması için akıtılır. İsrail korunurken, üç-beş ülke işgal edilmiş, milyonlarca insan mağdur olmuş önemi yoktur. İsrail, vaadedilmiş topraklarına kavuşmaktadır.
2005 yılı içinde meydana gelen Richter ölçeğine göre 7 şiddetindeki depremde Mescid-i Aksa'nın ve çoğunluğu Filistinlilere ait binaların yıkılması ile tüm dünya şoke olur. İsrail'de binalar hasar almaz, zira depreme dayanıklıdır. Herkes mabedin yıkılma nedenini bu depreme bağlar. Esasında Kudüs merkezli bu depremi yaptıran Türkiye'de 17 Ağustos 1999 depremine yolaçan ABD-İsrail teknolojisidir. İsrail'in Süleyman Tapınağı'nı bulmak için sürdürdükleri kazma işlemleri sonuçlanmıştır. Ancak tabi bir yıkımla dünyada masum rolu oynayabilleceklerini bilen Yahudiler, korkunç planının ikinci aşamasına geçerler. Depremden sonra Filistinlilerin barınacakları ev kalmaz, ancak İsrail Süleyman Tapınağı'nı ortaya çıkarır, Mescid-i Aksa tarihe karışır. Evsiz kalan Filistinli depremzedeler, başta Kanada olmak üzere dünyanın dörtbir yanına dağıtılır. Artık yeni İsrail yerleşimcileri için yer açılmıştır. Filistin diye bir ülke yoktur, zaten bu topraklarda yaşayan Filistinlide kalmamıştır. Filistin sorununa çözüm bulunmuştur!
Irak'ta ABD'nin planı gereği birbirine gevşek bağlarla bağlı üç bağımsız devlet kurulmuştur, adına Irak Federasyonu densede bu bal gibi Kondefederasyondur. Irak Ulusal Konseyi göstermelik bir bağlılık arzeder. ABD, Irak'taki 5. valisini de değiştirmiştir. Ülkede bulunan 200 bin Amerikan askeri için her yıl Kongre'den istenen 50 milyar dolarlık ek bütçeler tarihe karışmıştır, zira bu para artık Irak petrolünün satışından elde edilmektedir. Güneyde Şiiler, Kuzeyde Kürtler ve ortada Sünni Araplara kurdurulan üç devlet aslında Osmanlılının Basra, Musul ve Bağdat vilayetleri şeklinde bölgeyi yönettiği tecrübeden esinlenilmiştir. Tek farkla ki, Kerkük Kürdistan devletinin başkentidir. Türkiye, sünni bölgesinde asker sayısını 15 binden 30 bine çıkartmıştır, ancak ABD yönetimi Kürtlerin bölgesine müdahele etmeme önşartını koşmuştur. PKK, Kürdistan'da yönetim konseyinde üçte birlik pay almış ve terör faaliyetlerine son vererek siyasileşmiştir. Suriye'deki Kürtlerde Kürdistan'la birleşmek istemektedir. Ancak aradaki tampon bölgede Türk askerinin varlığı vardır, bu nedenle PKK destekli Kürtler Türk askerlerine yönelik her gün intihar saldırıları düzenlemektedir. Washington tabiki terörü kınar!
2006 yılında Irak petrollerinde üretim kapasitesini günlük 2 milyon varile çıkaran ABD, artık 11 Eylül 2001 saldırısının gerçek faili olarak gördüğü, ancak günlük 1,5 milyon varil Suudi petrolüne bağımlı olduğu için ses çıkaramadığı Suudi Arabistan'a dersini vermeye karar verir. Irak, Suriye ve Lübnan işgalleri sonrasında gerçekleşen intihar saldırılarında 10 binden fazla Amerikan askeri ölmüştür. Washington bu saldırıların Vehhhabiler tarafından organize edidiğini ve arkasında Suudi hükümetinin olduğunu açıklar. Bu ülke artık baş terörist ülkedir. Amerikan kamuoyu, ölen evlatlarının intikamının alınması konusunda doldurulur. CNN bu konuda baş provakatörlüğü üstlenir. Ve nihayet Bush, Suudi Arabistan'a savaş açar. Önce Amerikan bankalarında yatan 4 trilyon dolara yakın Arap sermayesine el konur. ABD, Irak işgalinde olduğu gibi BM'yi ve dünya kamuoyundaki tepkileri takmaz. Suud Kraliyeti devrilir, CNN bu ülkeye demokrasi ve özgürkük getirecekleri masalını anlatmaktadır. Neticede Suud petrolünede ABD el koyar. ABD, gelmez ayın 15'inde seçim yapılarak yönetimi devredeceklerini açıklar, ama aşiret savaşları ve intihar saldırılarından dolayı bunu hiç bir zaman yapamaz.
Kabe'nin işgali ve kutsal toprakların ayaklar altında çiğnenmesi tüm müslüman aleminde büyük infiale yol açar. İran, Çin ve Rusya'nın yardımları ile yaptıkları atom bombasını Tel Aviv'e atar. Bu saldırıya cevap olarak havalanan, atom bombası taşıyan İsrail uçakları önce 20 milyonluk Tahran'a doğru uçmaktadır, ancak Washington'un uyarısı ile bombalar radikal dini çevrelerin üsleri Kum ve İsfahan'a atılır. ABD Kongresi 2007 başında İran'a savaş açar, atom bombasından sonra direnmeye mecali kalmayan Tahran teslim olur. İran'da öğrenciler ayaklanır ve kanlı biçimde molla iktidarına son verirler. İsrail, İran tehditinden böylelikle kurtulurken İran'ı işgal eden ABD güçleri, İran petrolüne el koyar ve ihracatının dondurulduğunu açıklar. Bu durum petrol ihtiyacının yüzde 80'ini İran'dan karşılayan Japonya ekonomisini krize sürükler. Japonya'da hükümet üyeleri harakiri yaparak intihar eder.
2008 yılında ABD Başkanlığını seçimlerde cumhuriyetçilerden Kaliforniya valisi Arnold kazanır. ABD anayasası seçimden önce değiştirilmiş, ABD'de doğmayan Amerikalılarada başkan olma imkanı tanımıştır. 2005'de Dünya Ticaret Örgütü üyesi olmuş Çin, son üç yılda dünya piyasalarını allak bullak etmiş, ABD başta olmak üzere tüm dünya ülkelerinde işşizlik oranı 1929 krizini sollayarak yüzde 35-40'lara varmıştır. Çin mallarının istilasını ve ekonomisinin büyümesini önlemek için ABD'nin Çin'de çıkarttığı SARS ve yeni hastalıklara rağmen Çin, ABD için global bir tehdit haline gelmiştir.
Çin'in yayılmacılığını durdurmak için yeni başkan Arnold'a şeytanı külahını ters giydiren Yahudi danışmanları, üçüncü kanlı paketlerini gösterirler. Kahraman Arnold, bol kanlı bu paketi bol patlama sahneli bir Hollywood filmi zannedecek ve mucizevi kahraman rolünü seve seve kabul edecektir..
sayın tifosiferre bu komplo teorisi size mi ait çok etkilendim her şey düşünülmüş
ellerinize saglık
Derindeniz bu teori bana ait değil ama ben de sizin gibi gelecek yıllara ait her şeyi iyi bir şekilde tasarlanmış ve yazılmış bir teori olduğunu düşündüğüm için koydum...
Sn. tifosiferre,Originally Posted by tifosiferre
Kabus gibi bir şey bu... Ama hiç de uzak gözükmüyor doğrusu... Bir de bu petrolleri ele geçirme planına Karadenizde o zamana kadar çıkacak ciddi rezervleri ele geçirme amacı eklenirse... Offff offff....
Amerika'nin Ay'daki enerji kaynaklarini kontrol etme plani
Bir Rus gazetesinin bildirdigine gore Amerika,enerji kaynaklarinin kullanilmasi konusunda buyuk bir hakimiyet elde etmek icin Ay'a ust kurmayi planliyor.Izvetista gazetesinin haberine gore 2020 yilina kadar bitirilmesi tasarlanan ve G.Bush tarafindan ilk adimi atilan proje medyanin yansittigi gibi bie secim calismasi degil ekonomik ve stratejik yonu olan bir buyuk plan.
Bu plana gore, ay'daki bir ust dunyada olmayan ama ay'da fazlasiyla bulunan ve termonukleer reaktorlerin yakiti olarak kullanilan Helyum -3 maddesinin gemilerle Abd'ye tasinmasina olanak saglanacak.Akademisyen Eric Galimov, '' bir kac uzay gemisi butun dunyanin 12 aylik global enerji gereksinimini giderecek Helyum-3 maddesini bir kac seferde getirebilir ayrica termonukleer reaktor reknolojisine sahip olunuldugu taktirde Helyum-3 maddesinin uzaydan getirilmesinin uranyumun ve fosilin yakit olarak kullanilmasindan cok daha ekonomik olacaktir"dedi.Bu konuyla ilgili olarak gazete 20020 yilinda Amerika'nin ay'da ustler kuracagini ve termonukleer reaktorlerin insasina baslayacagini cunku bu donemde buyuk bir global enerji krizi beklendigini ozellikle vurguladi.
Tahminlere gore ay'da 500 milyon ton Helyum-3 maddesi bulunmaktadir.
Kaynak: Vladimir Radyuhin
sayın tifosiferre dogru söylüyorsunuz peki devamında ne olacak sonraki yıllarda dünya savaşımı