Sayfa 90/90 İlkİlk ... 4080888990
Arama sonucu : 718 madde; 713 - 718 arası.

Konu: PAPIL - Papilon Sav.-Güv. Sist. Blşm Müh. Hiz. İth. İhr. San. Tic. A.Ş.

  1. Sabretmediğim için en çok pişman olduğum hisse

  2. #714
    145.50 altı üzer, 157.00 üzeri güzel... bir tarafa feyk atacak ama hangi tarafa izleyip göreceğiz..
    Burada yer alan yatırım bilgi,yorum ve grafikler ''Yatırım Danışmanlığı'' kapsamında değildir ve kesinlikle al-sat tavsiyesi içermez.

  3. Papilon Savunma hisselerinde büyük vurgun
    02-09-2024 14:39

    https://www.haberkibris.com.tr/haber...un-118406.html


    Halka açıldığı günden bugüne ismi borsacı Nihat Özçelik ile anılan Papilon Savunma (#PAPIL) hisselerinde sert düşüş devam ediyor. 15 lira seviyelerinden 150 liraya kadar yükselen hisse son günlerde taban taban geriliyor. Bir hafta gibi kısa sürede hisseler 130 liradan 75 liraya kadar düşüş gösterdi. Hisseler bugün de milyonlarca lot satışla dip oldu.

    Hissede yapılan operasyonun detayları Erdinç Marangoz’un geçen hafta camii çıkışı atıldığı ileri sürülen dayaktan sonra ortaya çıktı. Önemli iş adamlarına yüksek miktarda mal pazarladığı söylenen Erdinç Marangoz’un İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 38 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan Nihat Özçelik’in maşası olduğu ve operasyonu birlikte yaptıkları öne sürülüyor.

    HİSSEDE PARA KAYBEDENLER İŞİN PEŞİNİ BIRAKMIYOR

    Hissede büyük para kaybeden nüfuzlu isimlerin ise Nihat Özçelik’in peşine düştüğü iddiası borsa kulislerinde dile getiriliyor. Suçlu olduğu için yediği dayak sonrası adli mercilere başvurmayan Erdinç Marangoz’un paçayı kurtarmak için Özçelik’i işaret ettiği iddia ediliyor. Bu yüzden de hissede mağdur olan önemli isimlerin Nihat Özçelik’in peşine düştüğü ileri sürülüyor.

    PİYASA DEĞERİNİ 5 MİLYARA KADAR YÜKSELTTİLER

    Kasım 2019 tarihinde borsaya gelen Papilon hisseleri 4.40 liradan halka arz edilmişti. 30 milyon sermayesi olan şirketin kasasına halka arzdan 33 milyon lira kaynak girişi oldu. Payların yüzde 23.28’i arza konu edildi. Zaman içerisinde şirketin halka açıklık oranı yüzde 90 seviyelerine yaklaştı. Hisseler 150 lira seviyesine ulaştığında ise şirketin değeri 5 milyar lirayı aştı. Operasyon da bu yükselişin ardından başladı. Hiçbir özel durum yokken taban taban düşmeye devam ediyor.

    HER DÖNEM HİSSEDE VERUSA GRUBU İŞLEM YAPTI

    Bu arada, şirketin halka açıklık oranı da yüzde 23’ten yüzde 90’a çıktı. Papilon Savuna hisseleri halka açıldığı günden bugüne Nihat Özçelik ile anılıyor. Halka arz sonrası şirketin önemli ortaklarından biri de Verusa Grubu şirketlerinden İnvestco Holding’di. İsmi Verusa Grubu’nun gizli sahibi olarak anılan Nihat Özçelik, İnvestco Holding’in halka arzında yüzde 9.9 oranında pay alarak ilk kez kendisini ifşa etti.

    Daha sonra da, Verusa Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Ömer Özbay, devreye girdi. Hisseleri emanetçi olarak taşıdığı iddia edilen Ömer Özbay da Papilon Savunma hisselerini yine grubun halka arz ettiği Kafein Yazılım'a devretti.

    Her dönem Verusa Grubu şirketlerinin ismi Papilon ile anıldı. Bu sefer baltayı taşa vurduğu söylenen Nihat Özçelik’in bu işten paçayı sıyırmasının zor olduğu iddia ediliyor.

    NİHAT ÖZÇELİK, AĞIR CEZADA YARGILANIYOR

    Rüşvet vermek, kişisel verileri hukuka aykırı elde etmek ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak gibi suçlamalarla 38 yıla kadar hapis istemiyle hakim karşısına çıkan Nihat Özçelik’in yargılanması devam ediyor.

    İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, Nihat Özçelik ile ilgili adli kontrol tedbirlerinin ve yurtdışı çıkış yasağının devamına karar vermişti.

    İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, Nihat Özçelik, "Rüşvet verme, Yargı görevini yapanı etkileme, Kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak, Kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak, Cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, Cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından yargılanıyor.

    FETÖ BAĞLANTISI

    1971 Adana doğumlu Nihat Özçelik, bir dönemler Polen Menkul’de çalıştığı için ‘Polen Nihat’ olarak da biliniyor. İddialara göre yüzde 25 komisyonla, halka arzlara yasal olmayan bir şekilde aracılık ediyor. Borsada milyarlarca liralık vurgun yapan Bank Asya’nın ortakları Hasan Sayın ve İbrahim Sayın kardeşlerin Nihat Özçelik ile bağlantısı olup olmadığı iddiaları daha öce gündeme gelmişti.

    VERUSA GRUBU’NUN “GİZLİ ORTAĞI†OLARAK BİLİNİYOR

    Adının geçtiği bazı halka açık şirketlerle dikkatleri çeken Özçelik’in ismi özellikle Verusa Grubu’yla yan yana getirilirken grubun ‘gizli ortağı’ olduğu iddia ediliyor.

    Investco Holding'in halka arzından yüzde 9,9 oranında hisse alarak ilk kez ismini deşifre eden Nihat özçelik bu şirketin hisselerini bir yıldan kısa bir sürede 30 liradan 400 liraya kadar yükseltti. Nihat Özçelik’in 'gizli patron'u olduğu ve yönettiği şirketlerin tepesinde ise Investco Holding bulunuyor.

    Verusa Holding, Nihat Özçelik’in gizli hakim ortak olduğu diğer önemli halka açık şirket. Verusa Holding halka açık Pamel, Verusa Türk Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı, Acıselsan gibi halka açık Borsa İstanbul’da işlem gören şirketlerin hakim ortağı konumunda.
    Investco Holding, Verusa Holding, Verusa Türk Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı, Acıselsan başta olmak üzere grubun önemli şirketlerin hissedar ve yönetim yapısına bakıldığında net olarak görülmekte. Çünkü halka açık bu şirketlerin ortakları ve yöneticileri aynı isimler: Mustafa Ünal -Reha Çırak -Mustafa Necip Uludağ -Zeki Aksoy.

    Öte yandan, Investat Holding Limited (Londra-Birleşik Krallık) ismiyle İngiltere’de kurulan şirketin de yurtdışına para aktarmak amacıyla kurulduğu öne sürülüyor.

    Alıntıdır. Yatırım tavsiyesi değildir !!

  4. #716
    Lübnan saldırısından sonra güvenlik teknolojisi ön plana çıkmaya başlayacak.
    YORUMLAR TAVSİYE NİTELİĞİ TAŞIMAYIP YATIRIM DANIŞMANLIĞI KAPSAMINDA DEĞİLDİR. YATIRIMCI PROFİLİNİZE UYMAYABİLİR.

  5. #717
    Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: Savunma sanayinin yarınları için ihtiyaç duyulan insan kaynağı yetkinlik envanterinin belirlenmesi ve yetenek yönetimi konularında gençlerimize odaklanacağız


    Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Lübnan'ın çeşitli bölgelerinde çağrı cihazlarının patlatılmasına ilişkin, "Hem terör saldırılarında hem de ülkeler arası çatışmalarda çok farklı yöntemlerin, teknolojilerin kullanıldığını görüyoruz. Bu konuda, kendi ayakları üzerinde durabilen toplumlar kazanacak." dedi.

    Yılmaz, bir otelde düzenlenen Savunma Sanayii Yetenek Yönetimi Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, teknolojik gelişmelerin ülkelerin ekonomik büyüme, güvenlik ve küresel rekabetteki yerini belirleyen önemli faktörlerden başında geldiğini belirtti.

    Bilgiye dayalı teknolojik üretimin, ülkelerin stratejik hedeflerine ulaşmalarını sağlayan en kritik alanı oluşturduğunu ifade eden Yılmaz, bilim ve mühendislik gibi alanlarda uzmanlaşan insan kaynağının bu tasarım ve üretimin temelini oluşturduğunu söyledi.

    Zirvede izlenen videoda yer alan "Başarının arkasında insan var" şarkısına atıfta bulunan Yılmaz, kalkınma ve gelişme sürecinin arkasında esas itibarıyla insanın olduğunu dile getirdi.

    Cevdet Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

    "Bunları üreten nedir diye baktığımızda, arkasında, donanımlı, nitelikli, birlikte çalışma iradesini gösterebilen bir insan topluluğu var. Hedefler koyabilen, o hedefler etrafında güçlü bir şekilde organize olabilen toplumlar kalkınmış toplumlardır. Yapamayacakları iş yoktur. Bunun da özünü insan oluşturmaktadır. İnsan kalkınmanın amacı, hedefi olduğu gibi en büyük vasıtasıdır. Savunma sanayi alanında durum tabii ki farklı değil. İnsan kaynağı savunma sanayinin en önemli unsuru olarak karşımıza çıkmaktadır."

    Cevdet Yılmaz, yenilikçi projelerin hayata geçirilmesi ve teknolojik üstünlüğün sağlanmasının, yetkin insan kaynağıyla mümkün olduğunu vurguladı.

    Savunma sanayisinin yüksek teknolojinin en ileri uygulamalarının gerçekleştiği bir alan olduğuna işaret eden Yılmaz, şöyle konuştu:

    "Sektördeki başarı, doğrudan doğruya uzman mühendislerin, araştırmacıların ve teknisyenlerin bilgi birikimiyle şekillenir. Bu açıdan Savunma Sanayii Başkanlığımız bünyesinde kurulan Savunma Sanayi Akademisi'ni son derece önemli bir hamle olarak görüyorum. Savunma Sanayii Yetenek Yönetimi Zirvesi'nin yine bu kapsamda savunma sanayi kazanımlarımızı yarınlara taşımak ve daha da güçlendirmek için faydalı bir platform olacağına inanıyorum. İlkini gerçekleştiriyoruz. Bu devam edecek, bir gelenek olarak inşallah çok daha güçlü bir şekilde yarınlara taşınacak."

    - "Başkalarına muhtaç olanlar, başkalarının merhametine güvenmek zorunda"

    Yılmaz, savunma sanayisindeki temel amaçlarının kendi imkanlarıyla üretebilecekleri hiçbir ürünü dışarıdan temin etmemek ve yerlilik, millilik oranlarını sürekli artırmak olduğunu anlattı.

    Geçmişte edindikleri deneyimlerin, savunma ürünlerinin tasarımı ve üretiminde tam bağımsızlığa ulaşmanın vazgeçilmez bir gereklilik olduğunu açıkça ortaya koyduğuna dikkati çeken Yılmaz, şu değerlendirmelerde bulundu:

    "Daha dün yaşananlar, bu anlamda hepimize çok şeyler söylüyor. Ülkeler, artık birbirleriyle çok farklı şekillerde çatışmalar yaşayabiliyor. Hem terör saldırılarında hem de ülkeler arası çatışmalarda çok farklı yöntemlerin, teknolojilerin kullanıldığını görüyoruz. Bu konuda, kendi ayakları üzerinde durabilen toplumlar kazanacak. Başkalarına muhtaç olanlar, başkalarının merhametine de güvenmek zorundadırlar. Dünyamızın çok da merhametli bir dünya olmadığını hep birlikte görüyoruz. Güçlü olmak, kendi ayaklarımızın üstünde durmak, kendi imkanlarımızı oluşturmak zorundayız. Geleceğimiz, güvenliğimiz için bu son derece önemli."

    - "Dosta güven, düşmana korku veren bir güç olmak zorundayız"

    Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Türkiye'nin bölgesel jeopolitikte bir yandan küresel güvenlik dinamiklerinde söz sahibi, diğer yandan da savunma alanında daima hazırlıklı olması gerektiğini söyledi.

    Milli savunma sanayiyi güçlendirdikçe, küresel barış, istikrar ve güven ortamına sağlayacakları katkının da artacağına inandıklarını dile getiren Yılmaz, "Dosta güven, düşmana korku veren bir güç olmak zorundayız. Bunu, barış, istikrar için yapıyoruz. Herhangi bir tehdidi önceden caydırmak için gerçekleştiriyoruz. Halkımızın emniyeti, güvenliği için yapıyoruz. Dolayısıyla Türkiye güçlendikçe, bölgemizin de istikrarı artacaktır, küresel istikrara da katkımız güçlenecektir." diye konuştu.

    - "Siyasi irade ve teknik yetkinlikler birleştiğinde sonuç üretebiliyoruz"

    Yılmaz, Türk savunma sanayinin elde ettiği başarıların hem istatistiklerde hem de sahada somut bir şekilde kendini gösterdiğini aktardı.

    Savunma sanayi ekosisteminin bugün 3 bin 500'den fazla firması ve 90 bini aşkın çalışanıyla ülke ekonomisine en yüksek katkıyı veren sektörlerden biri haline geldiğini anlatan Yılmaz, konuşmasına şu sözlerle devam etti:

    "Savunma sanayi sadece bir güvenlik meselesi değil aynı zamanda bir refah meselesidir. Savunma sanayinde oluşturulan teknolojiler, yetkinlikler, ekonominin tamamına sirayet ederek katma değeri daha yüksek bir ekonomi oluşturmamıza, dolayısıyla halkın refahının artmasına da katkıda bulunmaktadır. Cumhurbaşkanı'mızın savunma sanayi konusundaki kararlılığıyla yüzde 20'lerde olan savunma sanayi yerlilik oranı bugün yüzde 80'leri aşmıştır. Bunun iftihar ediyoruz. Bu konuda çok güçlü bir siyasi irade ortaya koyan, bunu da sürekli bir şekilde devam ettiren Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a şükranlarımızı sunuyoruz. Siyasi irade ve teknik yetkinlikler birleştiğinde sonuç üretebiliyoruz. İkisi de tek başına sonuç üretmenize yetmiyor. Güçlü bir siyasi irade ve güçlü bir teknik yetkinlik ve beceriyle sonuç alıyorsunuz. İşte Türkiye tecrübesi bunun çok güzel bir örneği."

    - Savunma sanayisindeki gelişmeler

    Cevdet Yılmaz, başarısını sahada ispat etmiş insansız hava araçlarının tasarımı, üretimi ve satışında Türkiye'nin dünyanın ilk 3-4 ülkesi arasında yer aldığını anımsattı.

    Diğer taraftan kara ve deniz savunma araçlarında, dünyada kendi savaş gemisini tasarlayan, inşa eden ve idamesini gerçekleştirebilen 10 ülkeden biri olduklarını söyleyen Yılmaz, şunları kaydetti:

    "Milli savunma projesi sayımız 1000'i aşmış durumdadır. Ürünlerimiz dünyanın dört bir yanına ihraç ediliyor. Dost ve müttefik ülkelerin envanterlerinde yerlerini alıyor. Savunma sanayi ülkemizin yüksek katma değerli ihracatında önemli bir rol oynuyor. İnşallah gelecekte daha da yükselerek devam edecek. Sadece 2024 yılı içerisinde 171 farklı ülkeye ihracat yapılmış olması takdire şayan bir başarıdır. "Defence News Top 100 for 2024" araştırma sonuçlarına göre dünyanın en büyük 100 savunma şirketi arasında ASELSAN, TUSAŞ, ROKETSAN, MKE ve ASFAT olmak üzere beş Türk şirketi yer almıştır. Marlin SİDA'dan modüler zırhlı kuleye, ANKA 3'ten GÖKDOĞAN'a her bir projemiz ayrı bir başarı hikayesi ve gerisinde nice fedakarlıklar, emekler, çabalar. Savunma sanayi başarılarımızın arkasında, tasarımdan üretime kadar hayalleri gerçeğe dönüştüren mühendislerimizin elleri var. Teknokentlerden organize sanayi bölgelerine, üniversitelerden AR-GE merkezlerine insan kaynağımızın alın teri var, akıl teri var. Bunun kıymetinin farkındayız. Milli yetkinlik hamlesiyle bu alandaki insan kaynağı kalitemizi daha ileri seviyelere taşıyacağımıza inanıyoruz."

    - "Farklı bakış açıları bir araya gelecek ki oradan yeni fikirler çıksın"

    Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, savunma sanayinde artık tek bir alanda uzmanlaşmış yetkinliklerin yeterli olmadığının altını çizdi.

    Mühendislik, bilgisayar bilimleri, matematik, fizik ve biyoloji gibi çeşitli disiplinlerde uzmanlaşmış, aynı zamanda esnek ve yenilikçi düşünebilen yeteneklere ihtiyacın arttığını dile getiren Yılmaz, şu ifadeleri kullandı:

    "Farklı eğitimlerden, disiplinlerden gelen insanların bir araya gelmeleri yenilikçiliğin de zeminini oluşturuyor. Farklı bakış açıları bir araya gelecek ki oradan yeni fikirler çıksın, yeni bakış açıları oluşsun. Diğer taraftan, teknolojik gelişmeler hızlı olduğundan çalışanların sürekli öğrenmeye ve gelişime açık olmaları gerekiyor. 'Biz eğitimi aldık, olay bitti' yok. Artık bugünkü dünya Peygamber Efendimizin sözüyle 'Beşikten mezara kadar ilim'. Başka türlü bu dünyada ayakta kalmanız mümkün değil. Bu hem yeni teknolojilere adapte olma hem de mevcut becerileri sürekli geliştirme anlamına geliyor. Özellikle yapay zeka uzmanları, veri bilimcileri ve siber güvenlik profesyonelleri, savunma sanayinin geleceği için vazgeçilmez roller üstlenmeye başladı. Siber güvenlik giderek güvenliğin genel yapısı içinde daha kritik bir noktaya geliyor. Bu alanda biz de kendi kurumsal yapımızı gözden geçiriyoruz. Daha güçlü, daha bütünleşik bir siber güvenlik sistemi oluşturma yönünde hükümet olarak çalışmalarımız var. Bunları önümüzdeki dönemde kamuoyuyla paylaşacağız. Kurumsal yapımızı da çok daha güçlü ve çok daha bütüncül bakabilen hale getirme yönünde hazırlıklarımızı sürdürüyoruz."

    - "Genç nesilleri geleceğe hazırlamak durumundayız"

    Savunma sanayi insan kaynağının daha teknoloji odaklı, esnek, çok disiplinli ve sürekli gelişen yetkinliklere sahip olmasının gerektiğini vurgulayan Yılmaz, "6 Ağustos 2024 tarihinde Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen Savunma Sanayii İcra Komitesi toplantımızda bu yönde karar alınmıştır. Savunma sanayinin yarınları için ihtiyaç duyulan insan kaynağı yetkinlik envanterinin belirlenmesi ve yetenek yönetimi konularında gençlerimize odaklanacağız." dedi.

    Sadece bugünün ihtiyaçlarına odaklanmış bir eğitimle geleceği inşa edemeyeceklerinin altını çizen Yılmaz, şunları kaydetti:

    "Gelecekte oluşacak ihtiyaçları şimdiden görerek genç nesilleri geleceğe hazırlamak durumundayız. Bu anlamda hem bugünün ihtiyaçlarını karşılayan hem de geleceğin ihtiyaçlarına cevap veren bir eğitim sistemiyle yolumuza devam etmek durumundayız. TEKNOFEST gibi, DENEYAP Atölyeleri gibi çocuklarımızı ve gençlerimizi küçük yaştan itibaren inovasyona ısındıran girişimlerin ne kadar etkili olduğunu görüyoruz. Mesele sadece teknik bir uzmanlık meselesi değil. Gençlerimize o heyecanı verme, özgüveni kazandırma, birlikte çalışma başarma tecrübesini kazandırma meselesi. Savunma sanayinde sağlanan başarıların diğer sektörlere yansıyarak bir kalkınma modeli haline geldiğine hep birlikte şahitlik ediyoruz. İnsan kaynağımızın daha da zenginleşmesiyle sektördeki liderlik konumumuzu güçlendireceğiz. Yetenekli ve donanımlı profesyonellerle hem yerel hem de küresel ölçekte rekabet gücümüzü artıracak ve başarımızı sürdürülebilir kılacağız."

    Yılmaz, Milli Yetkinlik Hamlesi'ni başlatan Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı ve tüm paydaşlarını tebrik etti, Türkiye Yüzyılı'nda Türkiye'yi öncü konuma taşıyacak yeniliklerde payı olan işçisinden mühendisine herkese teşekkürlerini sundu.

    Cevdet Yılmaz, günün anısına Savunma Sanayii Yetenek Yönetimi Zirvesi paydaşları ile hatıra fotoğrafı çektirdi.


    Kaynak : Anadolu Ajansı
    YORUMLAR TAVSİYE NİTELİĞİ TAŞIMAYIP YATIRIM DANIŞMANLIĞI KAPSAMINDA DEĞİLDİR. YATIRIMCI PROFİLİNİZE UYMAYABİLİR.

  6. #718
    Dışişleri Bakanı Fidan: "Müstakil bir siber güvenlik teşkilatı kurulması hükümetimizin gündemine getirildi. Cumhurbaşkanımız bunun artık olması gerektiğine dair bir irade koydular"
    YORUMLAR TAVSİYE NİTELİĞİ TAŞIMAYIP YATIRIM DANIŞMANLIĞI KAPSAMINDA DEĞİLDİR. YATIRIMCI PROFİLİNİZE UYMAYABİLİR.

Sayfa 90/90 İlkİlk ... 4080888990

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •